Yazar:
Gangga Widyanugraha
Luis Valenzuela
Kısaca
Kanatlı endüstrisindeki en yaygın sorunlar; hastalıklar (örn. Disbiyozis, koksidiyoz, nekrotik enterit, Osteomiyelitli Bakteriyel Kondronekrozun (BCO) neden olduğu topallık, E. coli gibi Gram-negatif patojenler), düzenleyici yaptırımlar, gıda güvenliği (örn. Salmonellosis ve Campylobacteriosis) ve antibiyotik büyüme destekleyicisi (AGP) içermeyen kümes hayvanı üretimidir.
Kanatlı üretiminde temel amaç, yüksek verimlilikte, yüksek kaliteli ürünler elde etmektir. Üreticilerin bu hedefe ulaşmasının anahtarı; yemden, sudan, çevreden, gastrointestinal sistemden (GIT) gelen bakteriyel zorluklardan kaçınmak ve mikotoksinleri azaltmaktır. Bunu antibiyotik büyüme destekleyicisi kullanmadan başarmak; önlemeye odaklanan ve iyi bağırsak performansını destekleyen farklı stratejiler gerektirir.
Antibiyotik Büyüme Destekleyicilerin Kaldırılması
Geleneksel olarak antibiyotik büyüme destekleyicileri performansı artırmak ve gastro intestinal sistemde kolonileşen patojenlerin olumsuz etkilerini azaltmak için kümes hayvanı yemlerine eklenmekteydi. Bu patojenlerin çoğu, bir lipopolisakkarit (LPS) veya endotoksin tabakasına sahip Gram-negatif bakterilerdir. Bir hayvanın kan dolaşımında LPS salınımı, kümes hayvanlarında ciddi sağlık sorunlarına neden olabilir ve ısı stresinin etkilerini ağırlaştırabilir.
Antibiyotik büyüme destekleyicilerinin aşırı ve düzensiz kullanımına bağlı olarak antibiyotik direncinin gelişimi hakkındaki endişeler; Avrupa’da kullanımlarını yasaklayan düzenlemelere ve Kuzey Amerika’da tüketici baskısına yol açmıştır (Dahiya ve diğerleri, 2006; Naidoo ve diğerleri, 2008; Shirley ve diğerleri, 2007). Kanatlı yemlerinde antibiyotik büyüme destekleyicilerinin yasaklanmasına, bazı hastalıkların görülme sıklığının artması eşlik etmiş, bu da kanatlı üretiminde kullanılacak alternatiflere olan ilgiyi artırmıştır (Van Immerseel ve diğerleri, 2009).
Kanatlılar İçin Yararlı Bakteriler
Probiyotiklerin kullanımı, kanatlı üretim performansını artırmak için alternatif bir yol olabilir. Hayvan beslenmesinde şu anda çeşitli mikroorganizmalar probiyotik olarak kullanılmaktadır ve özellikleri, kökenleri ve etki biçimleri bakımından belirgin farklılıkları vardır. Üç ana gruba ayrılabilirler: Laktik Asit Bakterileri (LAB), sporlanan Basiluslar ve mayalar.
LAB ve Bifidobacteria grubuna ait Lactobasili, Pediococci ve Enterococci gibi türler şu anda üzerinde çok iyi çalışılmış probiyotiklerdir ve bağırsak sağlığının itici güçleri olarak kabul edilmektedir. LAB, bağırsak yolunu kalıcı olarak kolonize eden yerli mikrofloranın bir parçasıdır, Basiller ve mayalar ise geçici mikroflora olarak kabul edilirler.
Probiyotikler Bağırsak Sağlığını Nasıl Destekler?
Doğru probiyotiklerle takviye, bağırsaktaki mikrobiyal topluluğu olumlu şekilde etkiler ve hayvanın öbiyoz durumu oluşturmasına veya yeniden kurmasına yardımcı olarak bağırsak sağlığını ve üretkenliğini artırır.
Genel olarak, aşağıdaki probiyotik etki şekilleri önerilir:
Probiyotiklerin temel amacı; bağırsak mikroflorasını olumlu yönde etkilemek, gelişimini, olgunlaşmasını veya stabilizasyonunu teşvik etmektir. İyi kurulmuş bir bağırsak mikroflorası, özellikle yüksek üretim performansı bekliyorsak, hayvanlarımızın sağlığı için çok önemlidir. Özellikle enterik patojenlerle, enfeksiyonlarla mücadele etme yetenekleri ve besinlerin iyi işlenmesini ve etkili bir şekilde sindirilmesini garanti altına almaları ve iyi büyüme performansı parametreleriyle sonuçlanmaları açısından için son derece önemlidirler.
Doğru probiyotik türleri bağırsak duvarındaki reseptör bölgelerini bloke ederek patojenik bakterilerin bağırsakta yerleşmesini engeller. Bu ilke, “rekabetçi dışlama” olarak bilinir.
Bu faydalı mikroplar, hayvanın bağırsağındaki pH’ı düşüren ve fırsatçı / patojenik bakterilerin büyümesi veya çoğalması için daha az elverişli hale getiren laktik asit (ve diğer metabolitler, yani kısa zincirli yağ asitleri) üretir.
Bağırsak mikroflorasının probiyotikle takviyesi, patojenler tarafından kolonizasyonu önleyerek ve dolaylı olarak doğuştan gelen ve edinilmiş bağışıklık fonksiyonlarının adjuvan benzeri stimülasyonu olarak hareket ederek bağırsak bariyerini güçlendirecektir. Bununla birlikte, probiyotik aracılı bağışıklığın güçlendirilmesine ilişkin kanıtlar daha fazla araştırma gerektirmektedir.
Hindistan, Haydarabad’da bir broyler çiftliğinde yürütülen bir araştırma, probiyotik ve prebiyotik kombinasyonunun (PoultryStar®, DSM(BIOMIN , Avusturya) canlı vücut ağırlığı, FCR ve ölüm oranı üzerindeki olumlu etkilerini doğruladı. Çalışma, PoultryStar grubunda canlı vücut ağırlığının 80 gr daha yüksek olduğunu gösterdi (Tablo 2), FCR (-0.08) farkla kontrol grubundan daha düşüktü (Tablo 3) ve ölüm oranı kontrole göre % 0.27 idi (Tablo 4).
Sonuç
Tüm Siparişlerde Ücretsiz Kargo
Geri Ödeme Süresi 7 Günün Altında
24 saat çevrimiçi destek
Aklınıza takılan bir soru mu var?